Park Pilotu Nedir, Nasıl Çalışır?
Google ve Apple gibi bilişim şirketleri sürücüsüz otomobiller üzerine çalışmalar yürütmeye devam ederken ilk sürücüsüz otomobil örnekleri, Kuzey Amerika yollarını arşınlamaya başladı bile. Aracınıza binip ellerinizi başınızın arkasına yaslayıp ilerlemek oldukça ilginç geliyor olabilir. Ancak bunun için bir miktar daha beklemeniz gerekecek.
Sürücüsüz otomobillerin ilk nüveleri kendini park pilotlarıyla gösteriyor. Her marka, farklı prensiplerle çalışan park yardımcılarıyla çalışsa bile hepsinin ortaklaştığı nokta, insan hatasının ortadan kalkması. En yeni park pilotlarını ve tüm özelliklerini beraber inceleyelim.
Park Pilotu Nedir?
Park sensörleri olarak bilinen teknoloji, 1990’lı yıllarda yaygınlaşmaya başlandı. Sensörler, araçla park manevrası yaparken yakında bir cisim olduğunda sesli olarak uyarı veriyordu. Günümüzde de neredeyse tüm araçlarda sunuluyor. Park pilotu ise sensörlerden çok daha ileri bir teknolojiye sahip.
Park pilotu, sensörlerden aldığı bilgileri ve günümüzde araçlara eklenen kameraların bilgilerini işliyor. İşlenen bilgilere göre aracın park edilmesini sağlıyor. Sensörler, ışık ve radar gibi teknolojilerden yararlanıyor. Yani gözle görülemeyecek ışıklardan ve ses dalgaları gönderen radarlardan faydalanıyor. Böylece aracın etrafındaki engeller kolayca tespit edilebiliyor.
Gelişmiş park pilotu veya akıllı park sistemi olarak adlandırılan türlerdeki sistemler ise park pilotunun işlevini sürücü araçta değilken de gerçekleştirebiliyor. Yani sürücü araçtan dışarıya çıkıp kumanda veya akıllı telefon uygulaması ile park komutu verdiğinde araç otomatik olarak park ediliyor.
Park Pilotu Nasıl Çalışır?
Geçmiş yıllarda üretilen arabalarda park pilotunun çalışabilmesi için navigasyon, park sensörleri ve elektronik direksiyon bulunması gerekiyordu. Ancak son yıllarda çıkan bazı modellerde navigasyon sistemi olmadan da araç kendini park edebiliyor.
Park pilotunu devreye aldıktan sonra aracınızın boyuna uygun bir park noktası buluyorsunuz. Genellikle park pilotunu seçtiğinizde hızınızın 20 km/s’yi geçmemesi gerekiyor. Park edilecek nokta bulunduktan sonra ise aracınızı; geriye gidecekse geri vitese, ileriye doğru gidecekse de ileri vitese almanız gerekiyor. Direksiyona gerekli müdahaleleri araç kendi kendine yapıyor ve park işleminiz gerçekleşiyor.
Park pilotları yapay zeka ile çalıştığı ve insan müdahalesini en aza indirdiği için hata yapma olasılığını düşürüyor. Bu özelliğin araçlara genellikle sonradan eklenmesi mümkün olsa da çok yüksek ücretler ödenmesi gerekiyor.
Park assist gibi isimlerle de anılan park asistanlarından farklı olarak park pilotları, park ederken işlemlerin büyük kısmını kendisi yapıyor. Özellikle paralel park yapmaya göre daha zor olan dikey parkta kullanılan park sistemlerinin en hızlı ve düzgün çalışan modelleri ise şöyle:
Akıllı Park Sistemi (SPA)
İlk defa “Behzat Ç: Bir Ankara Polisiyesi” adlı dizide karşılaştığımız KIA’nın park pilotudur. Bu sistemde araç, güvenli park noktasını 10 adet park sensörüyle belirliyor. Direksiyon otomatik olarak park alanına göre hareket ediyor. Ayrıca SPA’da çıkış modu da bulunuyor ve bu mod genellikle sıkışık alanlarda risk almamak için kullanılıyor.
Intelligent Parking Assist (IPA)
Japon otomobil devi Toyota, park pilotunu kullanıcılarına park destek asistanları (IPA) olarak sunuyor. IPA sistemi; geri viteste IPA düğmesine basıldıktan sonra çalışmaya başlıyor. Dikiz aynasından park etmek istediğiniz noktayı seçiyorsunuz ve sistem, aracınız park noktasına girene kadar size yardım ediyor. Toyota, sistemin paralel ya da garaj içerisinde kullanılmasının uygun olacağını not düşüyor.
BMW Parking Assistant
BMW’nin E segmenti aracı 5 serisiyle adını duyuran Parking Assistant, aslında en çok heyecan uyandıran park pilotu olmayı başarıyor. IPA ve SPA ile benzer çalışma prensibine sahip olan sistemi, aracınızdan çıkarak da kullanabiliyorsunuz. Aracınızı park ettikten sonra BMW’nin akıllı kumanda sistemiyle çalıştırabiliyor ve arabanızı park alanından çıkarabiliyorsunuz.
Mercedes Parking Pilot
Mercedes geleceğe en çok yaklaşan markalardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Park pilotunu akıllı telefonunuzla kullanabiliyor ve aracınızı bu şekilde park edebiliyorsunuz. Park yerini diğer sistemlerde olduğu gibi aracınızın içerisindeyken seçiyorsunuz. Ancak aracınızdan inip telefonunuzla belirlediğiniz yere park etmeniz de mümkün.
Audi Remote Park Pilot
Alman teknolojisiyle üretilen en yeni park pilotudur. “Teknolojisiyle bir adım önde” sloganını kullanan Audi’nin hayata geçirdiği RPP sistemiyle aracınızdan inip telefonunuzdaki uygulamayla aracınızı otomatik olarak park edebiliyorsunuz. İşiniz bittikten sonra yine uygulamayla arabayı bineceğiniz yere çağırabiliyorsunuz.
Önümüzdeki 30 yıl içerisinde yaygınlaşacağı düşünülen sürücüsüz ya da otonom otomobillerin ilk belirtileri olarak görülen park pilotu donanımları, yakın gelecekte tüm otomobillerde standart olacağa benziyor. Türkiye’de KIA, Toyota, Mercedes, BMW ve Audi; otomatik ya da yarı otomatik park sistemlerini kullanıcılara sunuyor. Kendinize en uygun park sistemine sahip otomobilleri ikinciyeni.com’dan alabilirsiniz.